Suriye'deki teröristler, Cemaat, PKK, AKP o raporda nasıl anlatılıyor


ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü (DNI)’nün, her yılın başında Kongre’ye sunduğu, ABD’nin ulusal güvenliğine yönelik küresel tehdit değerlendirmesi raporu Kongre’nin İstihbarat Komitesi’ne verildi.

27 sayfalık bu raporda Küresel Tehditler; siber, karşı istihbarat, terörizm, kitle imha silahları ve yayılmaları, uzay silahlanması, uluslararası organize suçlar, ekonomik trendler, doğal kaynaklar, sağlık riskleri ve kitlesel vahşetler başlıkları altında değerlendirilirken, Bölgesel Tehditler bölümünde de ülke ülke son gelişmelerin analizine yer verildi.
Üç yıl önce başlayan Arap Baharı’nın, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı hareketlendirdiği, bu ülkelerdeki rejimlerin zayıflaması nedeniyle de etnik ve mezhepsel ayrılıkların getirdiği şiddetin yaygınlaştığı ifade edilen raporda, 2014’te de bölgedeki şiddet ve siyasal istikrarsızlıkların artarak devam edeceğinin tahmin edildiği görüşüne yer verildi. Bölgede yaşananların, ABD çıkarlarına üç alanda tehdit oluşturduğu değerlendirilirken, bunlar; yönetilemeyen boşluklar, ekonomik bunalım ve Amerika hakkında olumsuz kamuoyu oluşması olarak sıralandı.
Suriye ile ilgili olarak, önümüzdeki altı ay içerisinde hem rejim, hem de rejim muhalifleri için; tarafların kararlılıkları, yetenekleri ve dış desteklere de bağlı olarak çatışmanın seyrini değiştirecek gelişmeler yaşanabileceği, söz konusu altı ayın her iki taraf için de zor geçeceği tahminine yer verildi.
TÜRKİYE TRANSİT ÜLKE
Raporda, Avrupa başlığı altında yalnızca Türkiye’deki gelişmelerin tehdit olarak ele alınması dikkat çekerken, Türkiye ilgili paragrafta yer alan “Suriye’deki çatışmalara katılmak için yol arayan yabancı militanlar için ana transit ülke” tanımlaması, ‘sınırlarını kontrol edemeyen ülke’ gibi ağır bir eleştiri olarak değerlendiriliyor.DNI’ın Türkiye ile ilgili analizinin* yer aldığı paragraf şu şekilde:
“Türkiye’nin güvenlik ve dış politikası, iç olaylarla; özellikle de devam eden yolsuzluk skandalı ile şekillenecektir. Ayrıca, iktidarda olan Başbakan Erdoğan liderliğindeki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), 2014 yılında belediye ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve 2015 yılındaki parlamento seçimleri nedeniyle, seçim modunda olacaktır. Din adamı Fethullah Gülen’e yakın kişilerce başlatıldığı iddia edilen, 2013 Aralık’ında patlak veren yolsuzluk iddiaları, Erdoğan’ın önündeki en büyük sorun olarak görülmektedir. Ankara, Türkiye’nin ekonomik çıkarlarını maksimize etmeyi hedefleyen bir dış politika izlemeyi sürdürürken, ülkedeki milliyetçi seçmenleri uzaklaştıracak bazı konularda da daha dikkatli ilerleyecektir. Erdoğan, Türk-Kürt terör örgütü Kürdistan Halk Kongresi (KGK, eski PKK) ile girdiği bir barış anlaşması nedeniyle, Türk milliyetçilerini ve komşu ülkeleri karşısına alma riskine girmiştir. Erdoğan iç reformları sürdürmek ve Kürtleri KGK’nın silahlı isyanını sona erdirmeye yönlendirmek için çok yönlü bir strateji izlemektedir. Suriye’deki uzatmalı çatışma, Suriye’de savaşa katılmak isteyen yabancı militanlar için birincil transit ülke haline gelen Türkiye’de de aşırı grupların varlığının artmasına neden oluyor. Bu ayrıca, Beşar Esad rejiminin destekçileri tarafından onaylanmamış ya da fırsatçı saldırıları için potansiyel yaratmaktadır.”

http://www.odatv.com/n.php?n=suriyedeki-teroristler-cemaat-pkk-akp-o-raporda-nasil-anlatiliyor-0302141200

0 comments

Write Down Your Responses

About Me

Powered by Blogger.

Blog Archive