Erdoğan, Öcalan’ı meşru lider yaptı
Irak işgalinde görev alan Pentagon’un Kürt uzmanı MICHAEL Rubin Aydınlık’a konuştu:
‘Erdoğan, Öcalan’ı lider yaptı meşruluk kazandırdı’
‘Hem Türkler, hem Kürtler PKK ile varılan ateşkesi olumlu karşıladılar, ama Türkler neler olup bittiğine ilişkin keskin görüşlü olmalılar: Erdoğan, PKK lideri Abdullah Öcalan’a itibar kazandırdı’
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık, 17 Aralık yolsuzluk operasyonun patladığı günlerde, Hürriyet’e konuşmuş (20 Aralık 2013) ve Erdoğan’a bir ‘çıkış yolu’ göstermişti: “Şüphesiz AKP kendini bu durumdan kurtarabilir. Bunun tek yolu Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollarla çözülmesi için adım atmaktır. Bu konuda AKP adım atarsa kaydeden AKP değil, paralel devlet ve cemaat olacaktır”...
Biz de, Irak işgali sırasında Pentagon’a -özellikle Kuzey Irak ve Kürt meselesinde- danışmanlık yapan Michael Rubin ile Erdoğan’ın PKK, açılım ve Barzani’ye yaklaşımı hakkında konuştuk.
Rubin, Yale Üniversitesi ve İsrail’deki Kudüs İbrani Üniversitesi’nde ders verdikten sonra, 2000 ve 2001 yıllarında Çekiç Güç uygulaması sırasında Irak Kürdistan Özerk Bölgesinde Süleymaniye, Selahaddin ve Dohuk Üniversitelerinde öğretim üyeliği yaptı. Rubin, Kürt meselesinde Amerika’nın en önde gelen isimlerinden. 2003 ve 2004 yıllarında Irak’taki Koalisyon İşgal Yönetiminde görev aldı...
‘Öcalan’ı tartışılmaz bir lider yaptı’
- Erdoğan’ın Kürt meselesine yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Açılım süreci, başarıları? Erdoğan bu açılımı sürdürebilecek mi?
Erdoğan’ın, Türkiye’nin uzun süredir kaynayan Kürt sorununu gidermek için girişimlerde bulunması övgüyü hak ediyor, ama Kürt açılımını çelişkileri çözmek için izlediği fikrine kuşkuyla bakıyorum. Açılımın daha çok anayasal değişiklikler için Kürtlerin desteğini kazanmak için takip edilmiş bir yol olduğunu düşünüyorum. Bence bu hedefe ulaşabilseydi, başkan olarak gönüllerde taht kurmak için yeniden MHP ve diğer milliyetçilerin çizgisine çark ederdi. Hem Türkler hem de Kürtler PKK ile varılan ateşkesi olumlu karşıladılar, ama Türkler aynı zamanda neler olup bittiğine dair ileri görüşlü olmalılar: Erdoğan, PKK lideri Abdullah Öcalan’ı rehabilite etti.
‘Öcalan’a verilen meşruluk geri alınamaz’
- Rehabilite etti derken...
Türkler PKK’nın geçmişteki eylemleri nedeniyle Öcalan’ı hor görebilir, ancak Erdoğan onu vazgeçilmez ve tartışılmaz bir Kürt liderine dönüştürdü.
Erdoğan Kürt barış sürecini de yanlış değerlendirdi. Ateşkesle birlikte sürecin tamamlandığına inandı, halbuki PKK ve birçok Kürt için bu daha başlangıçtı. Erdoğan’ın sorması gereken soru Öcalan’ın taleplerini nasıl karşılayacağı ya da karşılayıp karşılayamayacağıdır. PKK ve Türkiye’deki birçok Kürt, en azından Öcalan’ın serbest bırakılmasını talep edecek. Kürtler aynı zamanda Türkiye’de hayatın içinde eşitliği talep edecek. Eğer Öcalan istediklerini alamazsa, o zaman mücadele devam edecek. Erdoğan’ın Öcalan’a verdiği meşruiyet geri alınamaz.
‘Erdoğan’ın Barzani ile para ilişkisi var’
- Erdoğan’ın bölgesel Kürt yönetimine yönelik yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Barzani ile sağlam ilişkileri var...
Barzani ile ilişkisi herşeyden çok para üzerine kurulmuş. İki lider ve aileleri birbirinden iyi faydalanıyormuş gibi görünüyor. Ama, Kürt siyaseti içinde, Öcalan Barzani’den daha önemli. Öcalan, İran Kürtleri, Suriye Kürtleri ve Türkiye Kürtleri arasında herşeyden daha önemli ve güçlü konumda; Süleymaniye’de de geniş çaplı bir saygınlığı bulunmakta. Erdoğan ve Barzani arasındaki ilişki hiç şüphesiz yeni bir çığır açıyor, ama Kürt siyasetinin bütünlüğü içinde, Barzani sadece bir vali ise, Öcalan kraldır...
- Suriye Kürtleri İkinci Cenevre Konferansı’yla ilgili konuşmak için Kuzey Irak’a gittiler, sizce Barzani’nin Suriye’deki diğer Kürt gruplara destek vermesi, PYD ile arasını iyice açacak mı?
Kürtlerin tarihsel zaafı kendi aralarındaki bölünmüşlüğü. Barzani ile PYD arasındaki derin anlaşmazlık da bu gerçeğin taze bir örneğidir. Barzani Suriye’de istediği grubu destekleyebilir, ama basit gerçek ortada; PYD Suriye’de popüler, Barzani değil. Barzani aşırı aşiretçi ve aşırı bencil.
‘Esad kazanıyorken neden uzlaşsın?’
Ama Esad Obama’nın blöfünü gördü ve kazandı.
- Suriye’deki kimyasal saldırının, Obama yönetimini savaşa çekmek için yapılmış bir tür provokasyon olduğunu düşünüyor musunuz?
Hayır, Başkan Esad ve güçlerinin yakayı ele vermeden işin içinden sıyrılabileceklerini bildikleri için kimyasal saldırıyı gerçekleştirdiklerini düşünüyorum. Ve işin içinden sıyrılmayı başardılar.
- Bu saldırıyı Esad mı gerçekleştirdi diyorsunuz?
Suriye muhalefetini desteklemiyorum, ama bu durumda, Sarin gazının kullanıldığı şekilde sağlayabilecek yetenekte olan tarafın sadece Esad güçleri olduğunu düşünüyorum.
‘Esad, Obama’nın blöfünü gördü’
- Bu kimyasal saldırısının Obama yönetimine muhalefet eden ABD içindeki bazı kanatlarla ilişkili olduğu söylentileri de dolaşıyor... Çünkü anladığım kadarıyla, Obama yönetimi yeni bir savaş istemiyor. Ama ABD devleti içindeki bazı gruplar(kanatlar) müdahale ederek bölgede daha fazla kontrol istiyor...
Katılmıyorum. Çok az insan Suriye’ye etkin müdahale istiyor. En nihayetinde, Suriye’nin kimyasal silah altyapısına çok sınırlı bir saldırı yapılıp yapılmayacağı tartışılıyordu. Geniş çaplı bir müdahale ile ilgili herhangi bir spekülasyonun gerçek hayatta karşılığı yoktu ve Amerikan deyimiyle “bostan korkuluğu argümanı” yani mantıksal bir safsatadan ibaretti.
- ABD devleti içindeki değişik kanatların Suriye’ye karşı savaşa yaklaşımı nedir? Ordunun, istihbaratın, siyasilerin... Obama’nın savaş istemediği doğru mu? Peki kimler bu savaşı istiyor, kimler istemiyor? ‘Savaş kışkırtıcıları’ güçlerini nereden alıyor?
Obama Suriye meselesine dahil olmak istemiyor. Amerikan Meclisi’nin çoğunluğu da Suriye meselesine dahil olmak istemiyor. Amerikan halkının ezici çoğunluğu da Suriye meselesine dahil olmak istemiyor. ABD’nin Norveç’e Liechtenstein’a, ya da Malavi’ye müdahale etmesi ne kadar gerçekçiyse, Suriye’ye müdahale etmesinden bahsetmek de o kadar gerçekçidir.
- Peki Obama yönetimi ‘kimyasal kırmızı çizgimiz’ dedi, sonra da o çizgi aşıldı, neden saldırmadılar? Çünkü Ağustos ayında müdahale geliyor dendi, ama vazgeçildi. Bunun arkasındaki sebep nedir?
Obama’nın Suriye’deki kırmızı çizgisinin aşıldığı aşikar...
Esad Obama’nın blöfünü gördü ve kazandı.
- Suriye meselesi konusunda, ABD devletinin hangi kanadı Erdoğan ile daha fazla görüşüyor?
ABD Dışişleri Bakanlığı
- İkinci Cenevre görüşmelerinden beklentileriniz neler?
Kesinlikle hiçbir şey beklemiyorum. Esad askeri anlamda kazanıyorken, neden uzlaşsın ki.
http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/31743-pentagon-danismani-aydinlika-konustu-erdogan-ocalani-mesru-lider-yapti.html
0 comments
Write Down Your Responses