Erdoğan, Suriye’ye yaptıklarından etkilenecek
“Erdoğan hükümeti Suriye’yi yok etmeyi
denedi. Ben Suriye’ye bütün bu yapılanlardan etkilenmeyeceğini
düşünmüyorum. Tabii Suudi Arabistan da aynısını yapıyor. Teröristleri
silahlandırıyor ve parasal destek veriyor. Sadece Suriye için değil,
bütün dünya için tehlikeli”
Buseyna Şaban, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar
Esad’ın yakın kurmay heyeti içinde. Esad’ın Basın Danışmanı. Çeşitli
ülkelerde Esad’ı temsil ederek, Suriye’deki terörün arkasındaki
gerçekleri anlattı.
Şaban, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri
Bakanı Velid Muallim, Enformasyon Bakanı Umran Zubi, Dışişleri Bakan
Yardımcısı Faysal Mikdat ve diplomatlardan oluşan Suriye heyetinin üyesi
olarak 2. Cenevre Konferansı’na katıldı. Oturumlar arasında Şaban’a
sorular yönelttik.
- Neden muhalefet özellikle Hums bölgesine yapılacak insani yardımla ilgileniyor?
Şaban: Bence sorulması gereken soru,
muhalefet neden Suriye ile Suriye halkı ile ilgilenmiyor. Biz bütün
Suriye’nin geleceğini tartışmak için buradayız. Suriye halkının
acılarına çözüm bulmak için... Bilmiyorum, sadece tahmin ediyorum. Belki
Hums’ta yardım göndermek istedikleri insanlar vardır, çaresiz
insanlar... Ama Cenevre’ye küçük bir bölgeyi tartışmak için gelmedik.
Suriye’deki her bölge bizim için çok değerlidir. Suriye hükümetinin
2013’te etkilenen bütün alanlara ulaşmak için planı vardı, 2014’te de
var. Yerel otoriteler ve hükümet, çatışmalardan etkilenen bölgelere
ulaşmak için en iyisini yapıyor. Sadece Hums’a yardım gönderimi Cenevre
konferansı için uygun bir konu değil. Onları önceliklerin farklı olması
gerektiği konusunda ikna etmeye çalışıyoruz.
- Söz konusu o bölgede siviller var mı?
Şaban: Tabii ki var. Siviller teröristler
tarafından canlı kalkan gibi kullanılıyorlar ve maalesef bütün Hums’a
yapılanlar korkunç... Ben de Humsluyum. Hums’ta eskiden 200 bin
Hıristiyan vardı. Artık bölgedeki Hıristiyan nüfusu 2 binden fazla
değil. Kiliseleri yok edildi, terörize edildiler, Suriye’den ayrılmaya
zorlandılar. Yüzyıllardır Hums’un ve Suriye’nin güzel bir parçası olan
Hristiyanlar ayrılmaya zorlandırlar.
Muhalefetin temsil yeteneği
- Cenevre’ye katılanlar çatışmaları durdurabilirler mi? Gerçekten muhalefeti temsil ediyorlar mı?
Şaban: Bu önemli bir soru... Ben kimleri
temsil ettiklerini bilmiyorum. El Nusra’yı mı temsil ediyorlar? İslami
Cephe’yi mi temsil ediyorlar? Büyük bir problem... Çünkü bu bütün
işlenen suçlarda ortak olduklarını gösterir. Kimi temsil ettiklerini
bilmiyorum ve herhangi bir şeyi durdurup durduramayacaklarını da
bilmiyorum.
- Komşu ülkelerin ve birçok Batı ülkesinin militanları desteklediği açık bir sır...
Şaban: Evet, açık... Mahattir bin
Muhammed’in Malezya’yı refaha kavuşturmakla ilgili bir açıklaması var,
onu hatırlıyorum: “Malezya’yı refaha kavuşturmak için çalıştık, ama
refaha ulaştığımızda anladık ki komşularımız olmadan refah içinde
yaşamaya devam edemeyiz.” Ve “komşularımıza yardım ve hizmetlerde
bulunduk” demişti. Maalesef Türkiye bugün tam tersini yapıyor. Hayır,
Türkiye değil, Erdoğan hükümeti yapıyor. Suriye’yi yok etmeyi denedi.
Bütün teröristleri Suriye’ye göndermeyi denedi. Ben Suriye’ye bütün bu
yapılanlardan etkilenmeyeceğini düşünmüyorum. Tabii Suudi Arabistan da
aynısını yapıyor. Teröristleri silahlandırıyor ve parasal destek
veriyor. Sadece Suriye için tehlikeli değil, bütün dünya için
tehlikeli... Yıkıcı; yıkıcı bir fikriyat, yıkıcı bir tavır...
Kendilerinden olmayanı asla kabul etmiyorlar. Diğer Müslümanları bile
kabul etmiyorlar, onları öldürüyorlar. Şeyh el Buti’yi camide
öldürdüler. Sunni bir din adamı. İnsanlara Kuran’ı öğreten bir insanı
camide katlettiler. Nasıl bu tür insanlarla baş edersiniz?
‘Neden daha önce TIRlar yakalanmadı’
- İki gün önce Tayyip Erdoğan’ın
muhalefetin üyeleriyle buluştuğunu biliyoruz. Siz onlara doğrudan Suriye
hükümeti ile bir araya gelmeleri gerektiğini söylediniz. Esad’ın geçiş
hükümetinin parçası olmaması söylemi gündeme geldi. Ne düşünüyorsunuz?
Şaban: Bence Türk hükümetinin Suriye
hakkında yaptığı her şey korkunç... Bence en azından yaptıklarından bir
adım geri atacak kadar akıllı olmalılar. Yapmazlarsa onların
sorumluluğu, sonunda ödeyecek olan onlar. Erdemli olan, hata yaptığı
zaman geri dönüp hata yaptım der. Suriye halkına karşı korkunç bir hata
yaptılar. Ben onlara “Büyük bir hata yaptık, pişmanız, özür dileriz”
demelerini tavsiye ediyorum.
- Birkaç gün önce Türkiye’nin Suriye sınırında silah dolu TIRlar yakalandı.
Şaban: Biliyorum, biliyorum. Türk
hükümetinin ilk marifeti değil. Ama ilk kez yakalandı. Neden dana önce
binlerce TIR Suriye’ye gittiğinde yakalanmadı? Bu yeni bir dönemin
başlangıcı olabilir. Öyle umuyoruz.
‘Türk halkı dostumuzdur’
- AKP hükümeti ile Türk halkını ayırma konusunda çok açık bir tavrınız var. Türk halkına bir mesajınız var mı?
Şaban: Kesinlikle ayırıyoruz. Türk
halkının dostuyuz. Onları seviyoruz. Komşuyuz. Onlarla hiçbir sorunumuz
yok. Suriye karşıtı bütün eylemleri yürüten Erdoğan hükümetidir.
Bunun Türk halkıyla hiçbir ilgisi yok. Halklarımızın yeniden dost olacağına inanıyoruz. Bu kötü dönem sona erecek.
- Türk hükümetinin komplocu faaliyetler yürüttüğünü ilk ne zaman fark ettiniz?
Şaban: İlk defa sözde muhalefetin
konferansı İstanbul’da gerçekleştiği zaman... Ahmet Davutoğlu Suriye’ye
geldi ve başkanla 7 saat görüştü. Ve ben Davutoğlu’na sordum: “Fransa
izin vermedi, İngiltere izin vermedi, neden Türkiye’de toplanmalarına
izin verdiniz?” Davutoğlu, “çünkü biz demokratik bir ülkeyiz ve bu
faaliyetle hiçbir ilgimiz yok” dedi. Söz konusu dönemde daha hiçbir
mülteci Suriye’den ayrılmamıştı. O zaman Suriye karşıtı planlar
yapıldığını biliyorduk. Sadece Suriye hükümetine değil, Suriye’ye ve
Suriye hakına karşı...
Beyhan Yıldırım
Cenevre’de yeniden aracılı görüşme
Suriye Hükümeti ile muhalifler olarak
adlandırılan koalisyon heyeti, Cenevre görüşmelerinin üçüncü gününde
yeniden ayrı odalardan görüşme kararı aldılar.
Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel
Temsilcisi Ahdar İbrahimi, dünkü basın toplantısında, tarafların henüz
hassas konuları görüşemediğini, insani yardım ve tutukluların
durumlarının ele alındığını duyurmuştu. Heyetlerin aynı odada görüşmek
istememesi, bu konularda dahi sorunların yaşandığının göstergesi olarak
yorumlandı. Taraflar, öğle saatlerindeki görüşmeleri yeniden İbrahimi
aracılığıyla ayrı odalardan yürüttüler.
Dünkü görüşmelere Cumhurbaşkanlığı Siyasi
ve Basın Danışmanı Dr. Buseyna Şaban da katıldı. Sabah saatlerindeki
görüşmenin ardından Suriye heyeti Aydınlık’a özel açıklamalarda bulundu.
Açıklamalara göre, görüşmede Suriye heyetinin başkanı BM Suriye Daimi
Temsilcisi Beşar Caferi, koalisyon temsilcilerine, “Terörü durdurmadan
siyasi konuları görüşmek imkansız” dedi. Suriye heyeti, muhaliflere şu
somut soruyu yöneltti: “Siz Suriye muhalefetinin savaşan gruplarını ne
ölçüde temsil ediyorsunuz, burası kuşkulu. Eğer ateşkes olursa, bunu
uygulatacak gücünüz var mı?”
Suriye heyetinin Aydınlık’a verdiği
bilgilere göre, muhalifler ülkede rehin alınan papazların serbest
bırakılmasının ve Humus’a gönderilecek yardım konvoylarının güvenliğinin
sağlanmasının garantisini veremiyor. Suriye heyeti, bu nedenlerle
muhalif olarak nitelenen delegasyonun temsil gücüne ve siyasi ağırlığına
kuşkuyla yaklaşıyor.
0 comments
Write Down Your Responses