Savaşın suçlusu Tayyip Erdoğa
Erdoğan hükümetinin fesat politikası’
Sözlerine devam eden Muallim Türkiye’deki Recep Tayyip Erdoğan
hükümetinin Suriye’de yaşanan insanlık dışı terördeki temel rolüne
dikkat çekerken, bu rol olmaksızın tüm bu vahşetin işlenmesinin
mümkün olmadığını ifade etti. Muallim, Erdoğan hükümetinin Suriye’ye
hazırladığı ‘zehir kadehini’ tatmaya başladığını ifade ederken,
terörün dini olmadığı gibi kimseye de vefalı kalmadığını söyledi.
Erdoğan hükümetinin ‘komşularla sıfır sorun politikası’ iddia ettiği
bir zamanda Türkiye’nin komşuları, uluslararası politika ve
güvenirliğinde sıfır elde ettiğini söyleyen Muallim; Türkiye
hükümetinin tüm bu başarısızlığına rağmen Libya’dan Tunus’a, Irak ve
Suriye’ye kadar terör, fesat ve hayalperest politikasını sürdürmeye
ısrarlı olduğuna dikkat çekti.
AKP’nin aptallığı’
Türkiye hükümetinin bu tutumlarının
mantık dilinde ‘aptallık’ olarak nitelendirildiğini belirten Muallim;
tarihten ders almayanların günümüz ve gelecekte kaybedeceklerini
ifade etti. Muallim bu bağlamda; “tarihten, komşunun evinde ateşlerin
yükseldiği bir zamanda senin güven içinde kalmanın imkansız olduğunu
öğrenmen gerekiyor” dedi. Sözlerine devam eden Muallim; Suriye’ye komşu
kimi devletlerin Suriye’de ateşi alevlendirerek 83’ten fazla devletten
tekfirci ve kiralık teröristleri seferber ettiklerini ve onlara her
türlü desteği temin ettiklerini vurguladı.
Maskeleri düştü
Sözlerine devam eden Muallim; ellerini
Suriyelilerin kanlarına bulanan ve Suriye’de halka karşı teröristleri
destekleyen kimi devlet yetkililerin konferans salonunda yer almalarının
esef verici olduğunu belirtti. Muallim Türkiye’yi de kastederek krizin
başından beri Suriye’ye demokrasi, insan hakları ve daha benzeri
konularda ders vermeye çalışmalarıyla daha sonra maskelerinin
düştüğünü ve gerçek yüzlerinin tüm çirkinliği ve vahşetiyle ortaya
çıktığını belirtti.
Türk teröristler mi devrim yapacak?
Söz konusu vahşetin adının ‘Suriye
halkının ideallerini gerçekleştirecek Suriye devrimi’ konulduğuna dikkat
çeken Muallim; hangi devrimin Türk, Çeçen, Fransız, İngiliz, Suudi,
Afgan ve daha dünyanın bir çok ülkesinden gelen teröristlerle Suriye
halkının ideallerini gerçekleştireceği sorusunu vurguladı. Muallim tüm
devletlerin yıkım ve ölümden başka bir amaçları olmadığı gibi edatları
olan terör çeteleri ve elebaşların ise tekfirci ideolojiye sahip olan ve
gerçek İslam diniyle hiçbir ilgisi olmayan radikal bir devlet kurmaktan
başka hiçbir amaçlarının olmadığını ifade etti.
Hamilelerin karnını deşmek devrim midir?
Suriye’de hamilelerin karınlarının
deşildiğini ve embriyoların parçalandığını, anne babalarının
çocuklarının önünde kesildiğini, çocuk kadın kızlara tecavüz
edildiğini, insanların parçalanıp iç organlarının yenildiğini ve daha
anlatılamayacak bir dizi vahşetin işlendiğine dikkat çeken Muallim, tüm
bunların ‘Suriye halkının ideallerini’ gerçekleştirme iddiasıyla din
adına yapıldığına dikkat çekti. Muallim tüm bunların dünyanın her
yerinden gelen tekfirci ve kiralık azılı radikaller tarafından soğuk
kanlılıkla işlendiğini sözlerine ekledi. Heyet başkanı Muallim tüm bu
vahşetlerin ‘Suriye devrimi’ adı altında işlendiğine vurgu yaparken,
masum sivil insanların ideolojileri, düşünceleri, siyasi ve dini
eğilimleri sorulmadan bombalı terör eylemleriyle gaddarca
öldürüldüklerine dikkat çekti.
Fuhuş ideal midir?
Kadınların çarpıtılmış fetvalarla alınıp
satıldıklarını ve ırzlarına geçildiğini, çocukların okullarında
öldürüldüklerini, tarihi eser ve mirasın yanı sıra Suriye halkının
doğal zenginlikleri ve ekmeğinin yağmalanıp komşu ülkelerde satıldığına
vurgu yapan Muallim; tüm bunların yine ‘Suriye devrimi’ ve Suriye
halkının ‘ideallerini’ gerçekleştirme iddiası altında yapıldıklarına
vurgu yaptı.
Muallim tekfirci terör çetelerinin ‘cihat
nikahı’ fetvalarına işaret ederken, bu tekfircilerin Suriye’de
Müslüman ve Hıristiyan ibadet yerleri ve din adamlarına saldırılarına
da işaret etti.
Tekfirci teröristlerin tüm bu
vahşetlerini dışarıdan aldıkları destek ve yönlendirmelerle
yaptıklarının herkes tarafından bilindiğini vurgulayan Muallim; Suriye
halkının maruz kaldıkları muhtelif yönlü sistematik terörün gerçeğini
tüm çıplaklığı ile idrak ettiklerini ifade etti.
Kendi ailesini ödürmek zorunda kalanlar
İnsan kılığında olan bu hayvanların eline
düşmemek için kendi ailesini kendi elleriyle öldüren bu babaların
durumunun düşünülmesi bile zor bir durum olduğuna vurgu yapan
Muallim; tüm bu vahşet ve acı dolu durumlar içinde Suriye halkının
haklarını savunduklarını, halk devrimini desteklediklerini iddia
edenlerin niyetlerinin ne odluğunun gayet açık ve net bir hale geldiğini
belirtti. Muallim kimi komşu devletlerin yanı sıra Arap ve Batılı kimi
devletlerin desteği olmadan Suriye’de insanlık tarihinin yüz karası
olan tüm bu vahşetlerin işlenmesinin mümkün olmadığının altını çizdi.
0 comments
Write Down Your Responses