“Cihatçı” unsurların Suriye’ye
sızması konusunda Batı’da Türkiye’yi suçlayanlar artarken İngiliz Telegraph
gazetesi, cihatçıların Türkiye üzerinden Suriye’ye aktığı, “yüzlerce cihatçının
Türkiye’de güvenli evlerde tutulduğu” iddialarında bulundu. “El Kaide’nin Türk
topraklarını kullanma kabiliyeti, NATO üyesi bir ülkenin Suriye’de iç savaşta
oynadığı role ilişkin soru işaretleri yaratacak” savının da öne sürüldüğü
haberde Türk yetkililerinin ise suçlamaları kesin bir dille reddettikleri, Türk
polisinin de El Kaide’nin “güvenli evler”ini kapatmaya çalıştığı da yazıldı.
Telegraph gazetesi, “bazı
gönüllülerin ifadeleri”ne de dayanarak “Türkiye’de gizlenme yerleri,
Suriye’deki iç savaşa katılmak üzere Britanyalılar dahil yabancı savaşçıların
sürekli akımına olanak sağlıyor” sözlerini kullandığı Antakya kaynaklı
haberinde Suriye’deki cihatçıların Batı tarafından desteklenen, isyancı Özgür
Suriye Ordusu’nun “ılımlı” kanadından üstün çıktığı” belirtiliyor.
"TÜRKİYE KONTROLÜ MÜ
KAYBETTİ, GÖZ MÜ YUMUYOR?"
Haberde Türkiye’nin tutumuna
ilişkin olarak da "Türkiye, baştan beri isyancılara destek verdi ve
hükümetinin Batı’nın El Kaide’ye ilişkin kaygılarını paylaştığı varsayılıyordu.
Ancak uzmanlar, Türk otoritelerinin ya El Kaide’ye yeni unsurlar sağlayan hareketin
kontrolünü kaybettiğini, yada da göz yumduğu korkularının arttığını
söylüyorlar.”
Gazete, ismi Abu Abdülrahman
olduğu ve Türkiye’de yabancı gönüllerini kabul merkezleri ağını yönettiği
belirtilen bir Ürdünlü’nün “her gün farklı uyruklardan gelen mücahitler var”
dediğini aktardıktan sonra söz konusu “güvenli evler”in genellikle Türkiye’nin
Suriye sınırı boyunca sahte isim ile kiralanan dairelerde oluşturulduğunu
savundu.
Suriye’de halen 10 bin kadar
yabancı savaşçının olabileceği, yabancı cihatçıların sayısının arttığı
yönündeki iddiaların da yansıtıldığı haberde analistlere atfen “Suriye’ye giren
yabancı savaşçıların sınırın Türkiye tarafında bir “diken haline geldiği,
sınıra yakın kent ve köylerin fiili kontrolünü ele aldığı” da öne sürülüyor.
TÜRK YETKİLİLELERİ REDDEDİYOR:
“AŞIRI UNSURLARA HOŞGÖRÜ YOK”
Telegraph, haberinde bu tür
iddialara Türkiye’nin tepkisine de yer verdi. Gazeteye göre, Türk
yetkililerinin cihatçıların kontrolü ele geçirdikleri savlarını kesin bir dille
reddettiklerini belirtirken bir Türk yetkilisinin “Bu konuda hiçbir zaman
yumuşak olmadık. Topraklarımızda aşırı unsurların, teröristlerin varlığına
hoşgörü göstermeyiz” dediğini de anlattı.
“BİZE BİLGİ VERİLMEZSE ONLARI
NASIL DURDURACAĞIZ?”
Yabancı ülkelerden, Suriye’ye
seyahat etmek isteyen vatandaşlar üzerindeki denetimlerini sıkılaştırmasını
istediklerini kaydeden yetkili şunları söyledi:
“Bu kişilerin, El Kaide üyesi,
bir terör örgütünden oldukları yönünde bilgiler bize verilmezse onların geçerli
bir pasaport ile seyahat etmelerini önlemek için ne gibi hukuki temeller olur?”
“İSTİHBARAT ALINDIĞINDA TÜRK
POLİSİ BASKIN DÜZENLİYOR”
Telegraph, “Türk polisi, El
Kaide’nin varlığına ilişkin istihbarat alındığında baskınlar düzenleyerek El
Kaide’nin güvenli evlerini kapatmaya çalışıyor. Ve Türk otoriteleri, sınır
kontrollerinin kalitesini artırmaya başladı” dedi.
Buna karşın sınırın uzunluğuna ve
şüphelilerin El Kaideci bir örgüt üyesi olduklarını kanıtlama zorluğuna da
dikkat çekildiği haber şöyle noktalanıyor:
“Antakya’nın araba ile üç saat
uzaklığındaki sınır kenti Kilis’te cihatçılar, otellerin lobilerinde kahve içip
arkadaşlarına yavaşça bir şeyler mırıldamak için yeterince rahat hissediyorlar.
Bu hafta Telegraph, bu otellerden birinde ISIL (Irak ve Levant İslam Devleti)
üyesi biriyle konuştu. İsmi söylemek istemeyen cihatçı, göz kırparak Türkiye
isteyerek veya istemeyerek ‘bize çok iyi davrandı’ dedi.”
Suriye’nin kuzeydoğusunda El
Kaide'ye yakın gruplarla PYD arasındaki çatışmalarda, cihatçı grupların zehirli
madde içeren bomba kullandığı iddia edildi.
Suriye'nin kuzeyinde Kürt
militanlarla, El Kaide'ye yakın gruplar arasındaki çatışmalarda, cihatçı
grupların zehirli madde içeren bomba kullandığı iddia edildi. İddianın sahibi,
El Mayadin televizyonuna konuşan Kürt askeri kaynaklar.
Kaynaktan alınan bilgiye göre,
bomba Türkiye sınırında Raselayn kentinde Kürt güçlerine ait karakol
yakınlarında patladı. “Bazı militanlarda mide bulantısı ve kusmayla ortaya
çıkan ciddi zehirlenme belirtileri gözleniyor” açıklamasında bulanan kaynak
bombanın düştüğü yerde sarı renkte dumanın yükseldiğini ifade etti.
Raselayn’da iki gündür sert
çatışmalar devam ediyor. Cihatçı El Nusra cephesi ile Irak ve Şam İslam Devleti
örgütleri, Kürt hedeflerine uzun süredir saldırılar düzenliyor
Suriye'de rejimin kurucu partisi
olan Suriye Birleşik Arap Sosyalist Partisi (Baas) 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı
nedeniyle kutlama mesajı yayınladı. Merkez Komite üyesi Şehnaz Subhi Fakuş
imzasıyla İşçi Partisi'ne gönderilen mesaj şöyle:
"Türkiye Cumhuriyeti’nin
Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kuruluşunun 90. yıldönümünü kutlayan dost
Türk halkını selamlıyoruz. Türk halkına esenlik ve barış diliyoruz. Erdoğan’ın
Suriye‘ye yönelik nefret dolu politikasına, müdahalelerine ve ülkemizdeki
teröristlerle bağlantılarına karşı Suriye halkı ile ayağa kalkan Türk halkına
teşekkür ediyoruz.
Yaşasın Suriye halkının gerçek
dostu Türk halkı!
Şehnaz Subhi Fakuş
BAAS Arap Sosyalist Partisi
Merkez Komite üyesi"
Suriye'nin Rasulayn kentinde PKK'nın
uzantısı PYD ile El Kaide bağlantılı El Nusra militanları arasındaki çatışmalar
yeniden başladı. Bir havan topu Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesine düştü. İdris
Akgül adlı yurttaş öldü kızı Derya Akgül de yaralandı.
Suriye'nin Rasulayn kentinde
sessizlik yeniden bozuldu. PKK'nın uzantısı PYD ile çatışan El Kaide bağlantılı
El Nusra militanları karşı havan saldırısı başlattı. Rasulayn'dan ateşlenen
havan topu Ceylanpınar'ın Cumhuriyet mahallesine düştü. Havan topu bir eve isabet
etti, İdris Akgül adlı yurttaş öldü kızı Derya Akgül de yaralandı.
16 Temmuz'da başlayan
çatışmalarda sınırı aşan mermiler nedeniyle ölenlerin sayısı 5'e yükseldi.
Olayın ardından çok sayıda
güvenlik gücü, sağlık ve itfaiye ekibi olay yerine sevk edildi.
Havan mermisinin Ceylanpınar'a
düşmesi nedeniyle eğitime 1 gün ara verildi. Belediye hoparlörlerinden
vatandaşlara "dışarı çıkmayın" uyarısı yapıldı.
Saldırılarda PYD’nin kontrolünde
bulunan bölgelerde can kaybı yaşanmadı.
Rasulayn'a komşu olan
Şanlıurfa'nın Ceylanpınar İlçesi'nde tedirginlik devam ediyor.
İranlı medya Türkiye’nin Suriye
politikasına eleştirilerini sürdürüyor. Fars haber ajansı tarafından yayımlanan
bir makalede ABD basınının MİT Başkanı Hakan Fidan’a yönelik iddialarına dikkat
çekildikten sonra “Şu sıralarda Amerika’nın Türkiye’ye yönelttiği eleştirilerin
iki amacı olduğu görülüyor. Biri Beyaz Saray’ı temize çıkarmak, ikincisi ise
rahatsız eden Fidan’ı itibarsızlaştırmaktır” görüşü öne sürülüyor.
ABD basınının Suriye’deki El
Kaide’nin yükselişinin başlıca sorumluları olarak Hakan Fidan ve Başbakan
Erdoğan’ı gösterdiğine işaret edildikten sonra Washington’a şu suçlamalara
yöneltiliyor:
“Ancak kısa bir süre öncesine
kadar Amerikalılar, El Kaide’nin Suriye’deki faaliyetlerini görmezlikten
geliyor ve bilinçli olarak boyutunu küçümsüyorlardı. Washington’un tutumu, iki
yüzlülük çünkü kısa bir süre önce El Nusra ile birleştiklerini açıklayan
gruplara silah sağlamayı sürdürüyor.”
Türk hükümetinin El Kaide’ye
bağlı gruplara “destek sağlamadığı” yönündeki açıklamalarına ise “hiç kimsenin
inanmadığı” savunulan makalede Ankara’nın son yıllarda Suriye ile ilgili
yürüttüğü politikanın, “tamamıyla başarısız olmakla kalmadığı aynı zamanda
Türkiye’ye tehdit haline geldiği” iddiasına da yer veriliyor.
Makalenin son bölümünde de bu
gelişmelerin Türkiye’nin NATO’daki stratejik ortaklarıyla ilişkileri bakımından
bir “ders” oluşturabileceği belirtiliyor ve “Başkasının oyununu oynadığınızda
oyunu kışkırtan tarafın tüm gaflarının sorumluluğu size yüklenebilir” de
deniliyor.