Beşar Esad: El Kaide akrebi sizi sokacak
Beşar Esad, akan kandan AKP'yi
sorumlu tuttu ve terör uyarısı yaptı
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad,
Suriye'de akan kanın sorumlusunun Başbakan Tayyip Erdoğan ve onun hükümeti
olduğunu tekrarladı. Türk halkının onurlu duruşuna vurgu yapan Esad, El
Kaide'nin Türkiye'yi de tehdit ettiğini söyledi.
Yurt gazetesi'nden Ömer Ödemiş ve
Halk TV'den Ece Zereycan tarafından gerçekleştirilen röportajda Esad, önemli
konulara değindi. 1 saat 20 dakika olduğu belirtilen söyleşinin ilk bölümünde
dikkat çekenler şunlar:
'Türk halkı hep onurlu durmuştur'
- Türkiye'nin Suriye'ye tutumunu
nasıl değerlendirebiliriz?
Bu süreç içinde iki Türkiye'den
söz edebiliriz. İlki ve daha önemli olanı, Türk halkıdır. Öyle ki bu halk;
Erdoğan ve hükümetinin tüm yalanlarının üstesinden gelerek, Suriye'de olup
biten gerçekliği anlamayı başardı. Batılı ve Türk medyasının Erdoğan'ın
yalanlarını pazarlama ve yutturma çabalarına rağmen gerçekleri öğrenmeyi
başaran Türk halkının tutum ve davranışı tamamen açıktır. Bu halkın; Suriye'ye
yönelik savaşa ve Erdoğan hükümetinin Suriyelilerin kanına bulaşmasına karşı
tutumu da hep onurlu olmuştur."
'AKP on binlerce Suriyelinin
kanından sorumludur'
Türkiye'nin bir yanı budur.
İkinci ve daha az önem taşıyan yanı ise; Erdoğan ve Suriyelilerin kanlarına
gırtlaklarına kadar bulaşan hükümet üyelerinden ibarettir. Bu hükümet; on
binlerce Suriyelinin kanından Suriye'de altyapının yıkılmasından ve tüm bölgede
istikrarın baltalanmasından sorumludur. Erdoğan ve arkadaşları Mısır, Libya,
Tunus ve bölgenin bir çok ülkesine müdahale ettiler. Dolayısıyla bizler
günümüzde Türkiye'yi tamamen birbirleriyle çelişen iki şekilde görmekteyiz.
Halk bir yönde, Erdoğan ve hükümeti de başka bir yöndedir. Bunun bir diğer
kanıtı ise Erdoğan'ın Suriye'deki teröristlere destek vermesi değil ayni
zamanda Mısır ve öncesinde Irak'ın iç işlerine çok tehlikeli bir şekilde
müdahale etmesidir.
El Kaide yorumu
- Nusra Cephesi gibi terör
grupları sınıra yayıldı. Çeteler önümüzdeki süreç içinde Türkiye sınırlarına
bir tehlike teşkil edecek midir sizce?
"Bu radikal ideolojiler
temelde ülkeleri ya da sınırları tanımazlar. Halkları da kabullenmezler.
Yalnızca bu ideolojiye sahip olanları kabul ederler. Şayet bu ideolojiye sahip
olan Asya'nın en doğusunda olsa bile onlara göre 'kardeş' sayılır. Ama bu
bölgede bu ideolojiye sahip olmayan herhangi biri onlara göre öldürülmelidir.
Onlar açısından Suriye ile Türkiye arasında fark yoktur. Bu ideolojiye sahip
olanlara göre onlar bu bölgede yayılmalı ve radikal İslami devletlerini kurmak
için bulundukları bölgeyi genişletmelidirler. Onlar ancak bu şekilde Allah'ın
rızasını alacaklarını düşünürler. Ancak bir rastlantı olarak iki gün önce
uluslararası medya; Suriye'nin kuzeyinde bulunan kimi radikal terör
gruplarının, kendi değimleriyle Türkiye'yi 'kafirlerden' kurtarmak için cihat
başlattıklarına ilişkin haberler çıkmaya başladı."
'Türkiye'nin rahat kalması mümkün
değildir'
"Dolayısıyla bu ideolojiye toplumu
yakan bir alev olarak bakarsak bu alevin genişleyerek ateşe dönüşeceği
kesindir. Yani Suriye'nin alevler içinde olduğu bir zamanda Türkiye'nin esenlik
içinde ve rahat olarak kalması mümkün değildir. Bu imkansızdır. Nitekim sizler
de Suriye'deki krizin yansımalarını hissetmeye başladınız. Benzer şey Irak,
Lübnan, Ürdün ve tüm komşular için geçerlidir. Bu konuyu fazla düşünmeye gerek
yoktur. Gerçek şu ki bu teröristlerin bir kısmı Suriye toprakları, bir kısmı da
Türkiye sınırlarında mevcuttur. Suriye'nin kuzeyindeki çatışmalarında da onlara
ateş desteği sağlanmaktadır. Türkiye sınırlarının farklı bölgelerinden girmek
için manevralarda bulunup gerek ordu gerekse halka saldırıyorlar. Yakın
gelecekte bu teröristlerin Türkiye'ye etkileri olacak ve Türkiye bunun bedeli
ağır ödeyecektir. Terörü bir kart gibi cebinize koymanız mümkün değildir. Çünkü
terör akrep gibidir, cebinize koyduğunda ilk fırsatta sizi ısıracaktır."
'Erdoğan'ın sözleri yalandan
ibaret'
- Bir zamanlar AKP ve çevresiyle
oldukça iyi ilişkileriniz vardı. Şu an ise Erdoğan ve Davutoğlu sürekli, 'her
görüşmede demokratik reformlar yapması gerektiğinden söz ettik. Birçok kez ona
söyledik ama o yapmadı.' diyorlar. Tam olarak sizden neler istediler?
"Krizden önce Erdoğan hiçbir
zaman reform ya da demokrasi konularından söz etmedi. Onun tek bir hedefi
vardı: Müslüman Kardeşler'in Suriye'ye dönmelerini sağlamak. Olaylar
başladığında ise aynı konuyu kullanmaya çalıştı. Örnek olarak krizin başında
cezaevlerinden serbest bırakılanlardan söz ettiğinde; onun asıl ilgilendiği
Müslüman Kardeşler'den kaç kişinin serbest bırakıldığıydı. Erdoğan'ın aklı
budur işte. Kapalı, dar , bağnaz ve dürüstlüğü tanımayan bir mantık.
Dolayısıyla kendisi ve Davutoğlu'nun tüm söyledikleri tamamen yalanlardan
ibarettir. Bu birincisi. İkincisi ise; hep, bizlerin reformlar konusunda
kendilerine vaatlerde bulunduğumuzu söyleyip durdular. Sanki Erdoğan sultan,
ben de onun valisi miyim?"
0 comments
Write Down Your Responses