Fethullah Gülen Risale-i Nur’u tahrif ediyor
Akit gazetesi yazarı Mehtap
Yılmaz, bugünkü yazısında Cemaat’e ilişkin çok çarpıcı bir yazı kaleme aldı.
Akit yazarı Yılmaz, Cemaat’in Risale-i Nur’u tahrif ettiğini iddia etti.
İşte Akit’te yayınlanan o yazıdan
ilgili bölüm:
“(…) Ha bu arada söylesem linç
etmeye devam edeceksiniz, söylemesem ölürüm…
Üstüne basa basa “Hizmet
hareketi, İslami bir cemaat değildir. İnsani bir cemaattir” diyorsunuz madem,
ne işiniz var Risale-i Nur’larla? Risale-i Nur’u sadeleştirme adına “tahrif”
etmeye ne hakkınız var?
Hocaefendi, tüm eserlerini
Bediüzzaman’ın lisanını öykünerek yazdığı halde, sadeleştirmeye Üstad’ın
eserleri yerine neden kendi sohbet kasetlerinden, kitaplarından başlamıyor?
Bediüzzaman Hz.’lerinin kat’i bir
biçimde reddettiğini bile bile bu eserler dipten dibe niçin tahrif ediliyor?
Üstadın has tabelerinin, Risale-i
Nur otörlerinin ittifakla sizi bundan men etmesine rağmen, Hizmet Hareketi,
hangi hakla Risale-i Nur’lar üzerinde tasarrufta bulunup, içindeki cihad
kavramını filtre ediyor?
Madem gençler tarafından Üstad’ın
dili anlaşılmıyor, sadeleştirerek içindeki hakikatleri imha etmek yerine neden
yüzlerce ülkeye Türkçe (!) öğretildiği gibi bu memleketin çocuklarına
Bediüzzaman’ın lisanı öğretilmiyor?
Hocaefendi, gençlerin anlaması
için Üstad’ın vasiyetini ihlal edecek kadar gözü karaysa, neden kendi
yazılarını günümüz Türkçesiyle kaleme almıyor? Neden sıradan bir lisanla
konuşmuyor?
Sadeleştirme işi neden ille de
Risale-i Nur’lardan başladı? Neden özellikle Risale-i Nurlar tahrip ediliyor?
Üstad’ın talebelerinden Sungur
Abi, Risaleleri tahrif edenler için “elleri kırılsın” dediği halde, hangi hakla
Risale-i Nur’un üst düzey âlimlerinin tepkisine rağmen “tahrif” cinayetinden
geri adım atılmıyor?
Evet sırası… Tam sırası… Ümmete
mal olmuş eserlere dokunanlara ayna tutmanın tam sırası! Tüm tehdit ve baskılara
rağmen hakkı ve hakikati haykırmanın tam sırası!
Bediüzzaman’ın eserlerindeki
CİHAD kavramını kemirenlere, bunu neden yaptınız demenin tam sırası. Cihad
kavramı bunca ehemmiyet arz etmişken neden? Müellifin “asla dokunmayın” dediği
eserlerini, vefatı sonrası filtre etmek apaçık bir mezar soygunculuğu olduğu
halde neden?
Şimdi ya özür dileyip hatanızdan
dönün, elinizi çekin Bediüzzaman’ın eserlerinden, yahut Lem’alar’daki dualarla
yardım isteyecek; Nur talebeleri Rablerinden...”
0 comments
Write Down Your Responses